top of page

Zilyetliğin Korunması Yolları

  • Yazarın fotoğrafı: ABDÜLKERİM KÜÇÜK
    ABDÜLKERİM KÜÇÜK
  • 2 Oca 2024
  • 2 dakikada okunur

Güncelleme tarihi: 18 Oca 2024

Zilyetlik; Türk Medeni Kanunu 973-996 maddelerinde düzenlenmiştir. Kanun uyarınca zilyetlik, zilyetliğe konu olan şey üzerinde kişinin kendi iradesiyle, iradi hakimiyetinin ele geçirilmesi ile doğan ve bu hakimiyetin iradi olarak terkine ya da üçüncü kişiler tarafından gaspına veya başka sebeplerle sona ermesine kadar devam eden bir hukuki durumdur.

 

Zilyetliğin korunması, genellikle zilyetlik davaları aracılığıyla temin edilmektedir. Ancak her zilyetlik davası aynı konuda açılmaz ve sonuçları farklılık gösterebilir. Kaç çeşit zilyetliğin korunması için dava açılabileceğine dair üç temel başlık bulunmaktadır:

 

  1. Zilyetliğin İadesi Davası

  2. Taşınmazlarda İdari Başvuru

  3. Kuvvet Kullanma Yoluyla Zilyetliğin Korunması

 

Boş bir ev

Zilyetliğin İadesi Davası, sadece zilyetlik kavramını korur. Bir zilyedin zilyet olduğu, mülkiyet sahibi olup olmadığı gibi durumlar bu davada hükme bağlanmaz. Bu davada temel hukuki ilke, üstün hak iddiasında bulunamamaktır. Örneğin, bir hırsız zilyet olsa ve mahkemeye başvursa; ilgili zilyetliği sağlayan mülkiyet sahibi gelip de bu asıl zilyedi yani hırsızı mahkemeye taşıyamaz. Eğer taşırsa, mahkeme bu iddiayı dikkate almaz ve davanın düşürülmesine karar verir.

 

Zilyetliğin İadesi Davası'nda bir zaman aşımı süresi de bulunmaktadır. İlgili zilyet, olayı öğrendiği tarihten itibaren iki ay içinde veya olayın meydana geldiği tarihten başlayarak genel zaman aşımı olan 1 yıl içinde davayı açmak zorundadır. Daha sonrasında ise zilyetliğin iadesi davası açılamaz.

 

Zilyetliğin İadesi Davası mutlaka sulh hukuk mahkemesinde açılmalıdır.

 

Somut Olay: Bir otomobil sahibi olan bir kişinin aracı çalındı. Eğer aracın kim tarafından çalındığı bilinmiyorsa, zilyetliğin iadesi davası açılamaz. Ancak otomobil sahibi, aracını kimin çaldığını biliyorsa, sulh hukuk mahkemesine başvurmalı ve aracın kim tarafından çalındığını beyan etmelidir. Olayın meydana geldiği tarihten itibaren iki ay veya genel olarak 1 yıl içinde sulh hukuk mahkemesine başvuruda bulunan kişi, zilyetliği sağlayan kimse olarak kabul edilir. Mahkeme, aracı zilyetliğin iadesi olarak aynı kişiye verecektir. Zilyetin en başta hırsız olup olmamasına bakılmaz.


tahta  üzerinde duran siyah bir araba


Tenkis davasının dinlenebilmesi için temel şart; miras bırakanın saklı pay sahiplerinin haklarını ihlal etmiş olmasıdır. Saklı payların ihlal edildiğinden bahsedilebilmesi, kazandırma konusu olan tereke ile kazandırma dışı terekenin tamamının bilinmesiyle mümkündür. Yani, mirastan kaçırılarak elden çıkarılan mallarla mirasın kalan mallarının toplamı belirlenmelidir.

Tenkis davasına her hukuk mahkemesi bakmamaktadır. Bu davada görevli mahkeme Asliye Hukuk Mahkemesidir.


Ayrıca tenkis davasının açılabilmesi için hukuki bir zaman aşımı süresi belirlenmiştir. Tenkis davası açma hakkı, mirasçıların saklı paylarının zedelendiğini öğrendikleri tarihten başlayarak bir yıl ve her hâlde vasiyetnamelerde açılma tarihinin, diğer tasarruflarda mirasın açılması tarihinin üzerinden on yıl geçmekle düşer.

 
 
 

Yorumlar


Küçük Hukuk ve Danışmanlık Logosu

©2023 Küçük Hukuk ve Danışmanlık | Tüm hakları saklıdır.

bottom of page